"Schumacher asla sadece Schumacher değildir"

Okay Karacan'ın kaleminden Michael Schumacher...

"Michael Schumacher malum sezona beklenildiği gibi kürsü başarıları ile başlamadı. Üst üste sorunlar yaşadı. Otomobili diğerlerinin bir parça gerisinde ve ara verdikten sonra geri dönüş hızı belli ki yaşı itibarıyla ona engel teşkil ediyor. Takım arkadaşının başarısı ve takıma getirdiği ilk kürsü Michael Schumacher'i eleştirmek için bir veri olabilir. Her şeye rağmen bu onun bir sporcuda ve hatta bir insanda var olması gereken, kendini geliştiren, kendini geliştirirken çevresine bir şeyler katan adam olma özelliğine halel getirmez.

Malezya'da sıralama turlarındaki hız performansı olmasa da, takımla yaptığı telsiz konuşmasındaki müthiş bilgilendirmeleri bir kez daha onun için yazılanların ne kadar abartısız olduğunu ortaya koydu.

Bir Formula 1 takımı için pist ile otomobilin uyumunda bilgisayar aracılığıyla alınan veriler dışında pilotun ilettiği geri dönüşler çok değerlidir. Bu nedenle her seansın ardından yüz yüze yapılan teknik konuşmalar yarış kazandırır.

Schumacher, Malezya'da sıralama turları boyunca pisti saniye saniye analiz ederek takıma elde edilmesi güç bir veri sağladı. Bırakın Mercedes takımını, FIA yetkilileri bile Schumacher'in telsiz vasıtasıyla verdiği bilgilerden, zeminin ve rüzgârın muhtemel sorunları nasıl ortaya çıkarabileceği açıklamalarından oldukça etkilendiler.

Konuşmanın metni bu yazı kaleme alındığında açıklanmamıştı. Ancak hem takımın hem FIA'nın büyük övgüsü Schumi'nin anlattıklarının ne kadar sıra dışı olduğunu gözler önüne seriyor.

Kendisi otomobildeki bir somun arızası nedeniyle yarışta finiş göremedi belki ama verdiği pist bilgileri, otomobili yarışa hazırlama çalışmalarında takımı doğru yöne taşımış şüphesiz.

Rosberg'in bu sebeple kürsüye çıkmadığını kimse inkâr edemez.

Schumacher seveni kadar sevmeyeni çok bir adam olsa da bir sporcunun "her zaman gelişime inanan" yüzünü temsil ediyor.

Her yarışta kendisine yenilikler katan bir adam olduğunu söylüyor takım yetkilileri, bizler ekran karşısında bunu zaten görebiliyoruz.

Bazen insan kaybederken bile takımına işte böyle kazandırabiliyor"

Okay Karacan, 8 Nisan 2010, Zaman Gazetesi'nde yayınlanan köşe yazısından...