Bir haftadır İstanbul'daki kaza üzerine yazılıp çizilenleri okumaktan sıkıldınız mı?
O zaman konuya bambaşka bir açıdan bakalım...
Eski F1 pilotlarından David Coulthard, "Türkiye'deki kaza Red Bull için müthiş bir reklam oldu. Tüm dünya medyası markanın adını tekrarlayıp duruyor..." derken bile, cümlenin içinde adımızın geçiyor olması, Formula 1'in ülkemiz için ne kadar önemli olduğunu vurgulamaya yetiyor.
Okay Karacan da, bugünkü yazısında, elimizdekinin değerini bizlere bir kez daha hatırlatıyor...
"... Redbull pilotlarının İstanbul-Park'ın arka düzlüğünde çarpışması yarışın dünya medyasında geçen yılkine oranla 10 misli fazla yer almasına Türkiye isminin daha fazla anılmasına neden oldu.
...Bu yıl F1 için ülkemize Rusya başta olmak üzere, Bulgaristan, Romanya, Yunanistan, Polonya, Bosna ve Sırbistan'dan 15 bin yabancı geldi. Seyirci sayısı ikiye katlandı. Türkiye içinden gelenler geçmiş yıllara oranla daha kemik F1 izleyicisiydiler. Yarış bitmeden pisti terk edenlerin sayısının bir elin beş parmağını ancak geçtiği düşünülürse ülkede motor sporları kültürünün yavaş yavaş ivmelendiğini rahatlıkla söyleyebiliriz.
İlk defa büyük takımlar Türkiye'deki seyirci ilgisinden ve yayıncı kuruluş TRT'nin yayın saatleri ve gösterdiği ilgiden memnuniyet duydular. Pilotlar geçen yıla oranla artan ilgiye karşılık ilk defa bir imza seansında beklenenden daha fazla süre kalıp, TV röportajlarına kaldılar. Hatta Ferrari'nin iki pilotu Alonso ve Massa sezon başındaki lansmandan bu yana ilk kez yan yana gelip birlikte röportaj verdiler.
F1 içindekiler için, değerlendirme metotları geleneksel sistemin biraz dışındadır. Örneğin bir ülke ile duygusal ve ticari ilişkilerini gözden geçirirken izledikleri yolların başında artış hızı geliyor. Yani her yıl 100 bin kişinin izlediği yarış ile rakamın peyderpey yükseldiği yarış arasında, ivmelenme yönünde heyecan duyuyorlar.
Türkiye'deki artış hızı sevindirdi F1 yönetimini ve Bernie Ecclestone "Motor sporları kültürünün yeni geliştiği bir ülkedeyiz. Buradan ayrılmayı düşünmüyoruz. İstanbul'da kalmaya devam edeceğiz." diyerek güvenoyu verdi.
RedBull Racing'in kazayı reklam amaçlı yaptı diyenlere asla katılmıyorum. 1 haftadır onlarca spekülasyon çıktı ancak dünya şampiyonluğuna oynayan bir takımın böyle işlerle uğraşacağını zannetmiyorum. Zaten Şampiyon olduklarında herkes RBR ismini anacak.
YanıtlaSilTürkiye için ise daha olumlu konuşmaya başladık, geçen seneki fiyaskodan sonra bu sezon hem yarış hem seyirci hemde TRT açısından çok başarılı bir haftasonuydu.
ABD ve Rusya gibi güçlü ülkelerin F1'i ülkelerine getirmek için çaba sarfettiği bu günlerde takvimin en zayıf halkası olmaktan kurtulduk sanırım.
Bu sene geçen seneye oranla çok daha zevkli. alonso geçen sene yok gibiydi. ferrari zaten baştan pes etmişti. fakat bu sene yeni takımlar da dahil omak üzere herkes çok iyi iş çıkarıyor. özellikle de efsane schumi ve efsane ayrton senna'nın yeğeni bruno'nun da bu sene f1 de yarışmaları seyirciyi daha da bir ateşledi. alonso'nun yıllardır ferrarideymiş gibi havası ve diğer takım ve pilotlarında çok iyi işler çıkarmaları bu sene heyecanı artırdı.
YanıtlaSilBence kazaya reklam demek çok fantastik bir yorum olur. redbull bukadar yaklaştığı şampiyonluğu böyle birşey için zora sokmaz, kaldı ki bidaha bukadar başarılı olabilecekleri meçhul. halbuki reklamı (bence ihtiyaçları bile yok reklama) herzaman yapabilirler.
YanıtlaSilŞampiyonluğa oynayan bir takım böyle bir reklam yapmaz. Takım patronu istese pilotlar buna karşı çıkar. Ancak illaki bir reklam var deniyorsa, şu olmuştur. Kaza olduktan sonra, kriz ortamından maksimum verimle çıkmak için bu konu sonradan reklam malzemesi yapılmıştır. Ki bence doğru bir yaklaşımdır :)
YanıtlaSilGerçekten de harika bir yarıştı Türkiye GP'i.Bir Webber fanı olarak Vettel'i daha suçlu görsem de her ikisinin de bunda payı büyük :)) Ancak yapıldığı bahsedilen reklam zaten Red Bull adına değil Türkiye adına oldu.Red Bull bu konumda olmasa bile ( şampiyonluk konumu ) reklama ihtiyaç duymayacak bir takım çünkü inanılmaz bir taraftar kitlesine sahip ve F1'e yalnızca keyif için katılmışlardı.Dünya'nın nerseinde olursa olsun Red Bull ismini duymayan kalmamıştır diye düşünüyorum...Ayrıca TRT'yi de özellikle bu yıl ki yayıncılık başarısından dolayı kutluyorum...
YanıtlaSil